FAZLA KİLOLAR VE KORKULARIMIZ
Kendinize, küçük bir bebekken kendinizi olduğunuz gibi sevdiğinizi
hatırlatabilirsiniz. Bedenini eleştirerek "Ah, kalçalarım çok büyük" diye
düşünen bir bebek yoktur. Bebekler, bir bedenleri olduğu için
heyecanlıdırlar. Duygularını ifâde ederler. Bir bebek mutluyken bunu hemen
anlarsınız ve bebek öfkelendiğinde, bütün mahalle bunu da hemen anlar.
İnsanlara duygularını göstermekten asla korkmazlar. Anda yaşarlar. Siz de
bir zamanlar öyleydiniz. Büyürken, etrafınızdaki insanları dinlediniz ve
korkuyu, suçluluk duygusunu ve eleştiriyi onlardan öğrendiniz.
Eleştirinin normal olduğu bir ailede büyüdüyseniz, yetişkinliğe
ulaştığınızda siz de eleştirel olursunuz.
Öfkenizi ifâde etmenize izin verilmeyen bir ailede büyüdüyseniz, muhtemelen
biriyle yüzleşmekten, tartışmaktan, öfke gösterilerinden korkarsınız ve
kendi öfkenizi bastırırsınız; sonuçta öfkeniz içinizde birikir.
Herkesin suçluluk duygusuyla yönetildiği bir ailede büyüdüyseniz, muhtemelen
yetişkinliğinizde siz de aynı şekilde davranırsınız. Muhtemelen sürekli
olarak "Özür dilerim" diyerek ortalıkta dolaşan birisinizdir ve asla bir
şeyi doğrudan isteyemezsiniz. İstediğiniz elde etmek için o ya da bu şekilde
insanları kullanmanız gerektiğini hissedersiniz.
Eleştirel insanlar genellikle çok fazla eleştiri alırlar, çünkü eleştirmek
kendi davranış kalıplarıdır. Ne verirsek, onu alırız. Daima mükemmel
olmaları da gerekir. Ama kim mükemmel ki? Siz hiç mükemmel biriyle
karşılaştınız mı?
Ben karşılaşmadım. Başka biri hakkında şikâyet ediyorsak, genellikle kendi
kişiliğimizin bir yönüyle ilgili şikâyet ediyoruzdur.
Aşırı Yeme Alışkanlığı
Aşırı yemek, daima korunma ihtiyacı anlamına gelmiştir. Kendinizi güvensiz
hissettiğinizde veya korktuğunuzda, bedeninize bir kat daha güvenlik
eklersiniz.
Kendi hayatıma bakarak, kendimi güvende hissetmediğimde kilo aldığımı fark
ettiğimi söyleyebilirim. Hayatım çok hızlı akarken ve çok fazla şey
yaparken, kendimi çok fazla yayarım ve korunma ihtiyacı duyarım.
Dolayısıyla, şöyle derim: "Pekâlâ, şimdi güvenlik konusunda çalışma zamanı.
Güvende olduğunu, her şeyin yolunda olduğunu, bütün bunları yapabileceğini,
bütün o yerlere gidebileceğini bilmeni istiyorum. Şu anda olanların hepsini
kandırabilirsin ve güvendesin. Seni seviyorum".
Kilo, içinizdeki korkunun sâdece dışa yansımasıdır. Aynaya baktığınızda ve
size bakan şişman kişiyi gördüğünüzde, eski düşünce kalıplarınızın
sonuçlarına baktığınızı bilin. Düşünce tarzınızı değiştirmeye
başladığınızda, sizin için gerçek olacak şeyin tohumunu atarsınız.
Asıl mesele aşırı kilolardan değil, olumsuz düşünce kalıplarından
kurtulmaktır.
POZİTİF GÜCÜN BÜYÜSÜ (The Power is Within You) -Louise L. HAY
                                        
DÜŞÜNCENİN ENGELLENMESİ VE BLOKE EDİLMESİ
Herkesin başından geçmiştir. Bir sınav öncesinde bilinenlerin bir çoğunun unutulduğunu ya da derste aniden bir soru sorulunca, bilinen şeylerin bile hatırlanamadığını duymuş veya şahsen yaşamışızdır. Bazen de televizyondaki yarışmalarda buna şahit oluruz. Federal Alman televizyonundan bir süre önce yapılan bir yarışmanın notları, buna güzel bir örnek olabilir. Bach ve onun müziğinin uzmanı olan, bundan önceki yarışmalarda da bu yeteneğini defalarca kanıtlamış bulunan genç yarışmacı, son soru olan ve ona 8.000 DM getirecek soru öncesi çok heyecanlıdır. Sunucu onun bu durumunu farketmiş, "bugün sanırım biraz heyecanlısınız, ama siz bunu aşıp, son soruyu bileceksiniz, çünkü bu hepimizin tanıdığı bir Bach parçasının, biraz değiştirilmiş şekli" diye onu yatıştırmaya çalışmaktadır. Parça çalınmaya başlar, yarışmacı tüm dikkati ile dinlemektedir. Ekran başında olanlar için, televizyonda sorunun cevabı verilir. Herkes heyecan içindedir. Gözlerin üzerinde olduğu yarışmacı ise oldukça gergin ve telaşlı görünmektedir. "Buna benzer birçok parça hatırlıyorum. Ama bu çalınan hangisi, pek çıkartamıyorum" dedikten sonra ürkek bir sesle verdiği cevap, yanlış olur. Sunucu: "Üzülerek bu cevabı yanlış olarak kaydetmek zorundayız,parçamın gerçek adı..." derken, yarışmacı "şimdi hatırladım. "Vom Himmel hoch, da komm ich her" diye atılır. Bütün seyirciler ve sunucu, bir kaç saniyelik bir gecikme ile gelen bu cevaba, hayretle bakarlar,ama yarışma bitmiş ve son soru bilinememiştir. Yarışmacı neden gecikerek hatırlamıştı cevabı? Halbuki dilinin ucundaydı belki de. Biz buna düşüncenin engellenmesi ya da diğer bir deyişle "düşüncenin bloke edilmesi" adını veriyoruz.
Düşüncenin Bloke Olması Nasıl Gerçekleşir?
Beynimize gelen uyarıların hücreler arasında iletilip, değerlendirilmesinde yaklaşık 500 milyar sinaps görev alır. Ancak onların yardımı ile düzenli bir biçimde düşünmek, öğrenmek, tanımak ve hatırlamak mümkün olur. Stres durumlarında (yani, korku, ürkme, gerginlik, acı gibi durumlarda) sinapsların normal işleyişleri bozulur. Çünkü stres durumlarında böbreküstü bezleri tarafından salgılanan Adrenalin ve Noradrenalin, hücreler arasında uyarının geçmesi için gerekli olan Transmitter maddelerin karşıtıdırlar,onların görev yapmalarını engellerler.Hatta Noradrenalin'in kendisi de engelleyici bir "Transmitter maddesidir. Beyinde Adrenalin ve Noradrenalin oranı yükselince, bir hücreye kadar ulaşan impulslar, bir diğerine geçemez olurlar.İşte bu an, istediğimiz bir şeyi (panik içinde ya da imtihan korkusu ile) hatırlayamadığımız bir andır. Enformasyon ve onun sinyali, gerekli olan hücrelere ulaşıp, onları aktive edemediği için, bizim, düşüncenin bloke olması, algılama yetersizliği veya hafıza zayıflığı diye adlandırdığımız olayla karşılaşılır. Ulaşılmak istenen anı ya da bilgi, ne kadar iyi öğrenilmiş ya da ne kadar derine işlenmiş olsa bile, beyindeki biyo-kimyasal işleyiş, bizi onlara ulaşmaktan alıkoymaktadır.
                                        
Kaynak:
DÜŞÜNCEYİ GERÇEĞE DÖNÜŞTÜRMEK / MIND INTO MATTER-Prof. Dr. Fred Alan WOLF
YEMEKLERDEN SONRA YAPILMAMASI GEREKEN 7 ŞEY !
1; Sigara içmeyin : Uzmanlarca yapılan deneyler, yemeklerden hemen sonra içilen bir sigaranın 10 sigaraya eşdeğer olduğunu kanıtlamıştır (Kanser olma riski daha yüksek).
2; Hemen meyve yemeyin : Yemeklerin peşinden yenen meyveler midenin havayla davul gibi şişmesine neden olur.
3; Çay içmeyin : Zira çay yaprakları yoğun asit içerir. Bu madde tükettiğimiz gıdalardaki proteğinin hazmını zorlaştırıyor.
4; Kemerinizi gevşetmeyin : Yemekten sonra kemeri gevşetmek kolaylıkla bağırsak düğümlenmesine ve tıkanmasına neden olur.
5; Banyo yapmayın : Banyo yapmak ellerdeki, bacaklardaki ve vücuttaki kan akışını hızlandırır, böylece mide çevresindeki kan miktarı bu durumda azalır. Bu da midemizin sindirim sistemini zayıflatır.
6; Yürümeyin : İnsanlar çoğu zaman, yemeklerden sonra 100 adım yürümek 99 yaşına kadar yaşamanızı sağlar derler. Gerçekte bu doğru değildir. Yürümek sindirim siteminin aldığımız gıdalardan besinlerin emilimini engeller.
7; Hemen uyumayın : Aldığımız gıdalar yeterince sindirilemez. Bu durum bağırsağımızda gastrit ve enfeksiyona önderlik eder.
                                        
Her şeyi bildiğinizi sanıyorsanız yanılıyorsunuz.
Venüs saat yönünde dönen tek gezegendir!!
Sabahları elma kahveden daha fazla uykunuzu açar!
Marilyn Monroe'nun altı adet ayak parmağı vardı!!
İnekler merdiven çıkabilir ama inemezler!!
Ördeklerin "vak" sesi yankı yapmaz, nedenini de kimse bilmez!!
Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmuyor. Sizi gizliyor.
Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu
anlamamalarını sağlıyor...
Taze kakao içinde bulunan sıvı, kan plazması yerine kullanılabiliyor !!!
Hiçbir kağıt parçası 7 defadan fazla ikiye katlanamaz!! ¨
Uyurken TV izlerken olduğundan daha fazla kalori harcarsınız!! ¨
Meşe ağaçları elli yaşından önce palamut vermez.
Üzerinde barkodu bulunan ilk urun Wrigley's marka sakızdı.
Kupa papazi bıyıksız olan tek papazdır!.
Boeing 747'nin kanatları;uçakla uçmayı ilk başaran Wright Kardeşlerin
uçtuğu mesafeden daha uzundur.
Amerikan Havayolları 1987 yılında
first-class da sunulan salatalardan bir adet zeytin eksiltmek
suretiyle 40.000 USD kâr etmiştir.
Ve..... İşte ennnn önemlisi:
Kaplumbağalar kıçlarından nefes alabilirler!!
|